top of page

Ardahan İli Posof İlçesi İncedere Köyünde 1967 yılında tarlaların sürüldüğü bir bahar günü (10 Nisan) da ilkokul lojmanında dünya gelmişim. Bu nedenle olsa gerek hala yeni sürülmüş toprak kokusu, yeni kesilmiş ot kokusu çok hoşuma gider.

Babam Fehmi BAYRAKTAROĞLU ’nun Posof Halk Eğitim Merkez Müdürlüğüne atanması üzerine 1970 yılında ilçe merkezine taşınmışız. Hayal meyal atın üzerinde annemin kucağında üstüm  battaniye ile örtülü ilçeye girdiğimizi Yeni Rabat mahallesinde rahmetli Enver TAŞKIRAN’ dan kiralanan evdeki ilk günde  yatak balyalarını ambalaj sandıklarını hatırlıyorum. Bu evde ve mahallede mutlu çocukluk yıllarım geçti.

İlkokul/Ortaokul ve lise tahsilimi Posof’ta bitirdikten sonra katıldığım üniversite sınavında 9 Eylül Üniversitesi Adalet Yüksek Okulunu kazandım. Kelimenin tam anlamıyla adam gibi adam, baba gibi baba olan kıymetli babam kızını İzmir’e tek başına gönderir mi hiç?! Hele eşi Saadet Hanım da “ Kızı ya gönderme ya da hep birlikte” demişse, ağabey Rahmi BEY de “Yalnız olmaz”  dedikten sonra 1 Ekim 1984’te ailece İzmir’e taşındık.

Tabi ki ben de o aileye layık olma gayretiyle ve ideallerime ulaşmak çabasıyla Adalet Yüksek Okulunu birincilikle bitirip Hukuk Fakültesine devam hakkı kazandım.  Aynı gayret ve Rab’imin nasibi ile 9 Eylül Hukuk Fakültesini ve Yüksek Lisans Programını tamamladım. Nasip oldu, Giresun ile Espiye ilçesi Cumhuriyet Savcılığı, Erzurum İli Tortum İlçesi Hâkimliği, Adana ili Yumurtalık İlçesi Hâkimliği, Yargıtay Tetkik Hâkimliği görevlerini yaptım. 2006 yılı Temmuz ayından beri İzmir Hâkimliği görevini sürdürmekte iken, 9 Şubat 2015 ten itibaren, İzmir 4. Ticaret Mahkemesi Başkanlığı görevindeyim.

Bayraktaroğullarından gelen kan ile Sarıdarı Köyünden Yıldız ailesinden Saadet hanımdan içtiğim sütlerin etkisiyle de olsa gerek çok şükür hiç haktan, adaletten ayrılmadım. Mazlumu ezmedim, zalime de boyun eğmedim, suskun şeytan olmadım. Haklının yanında haksızın karşısında dik olmayı, ihtiyaçlıya derman olmayı kendime ilke kabul ettim

Düşmez kalkmaz bir Allah ya, ben de 2007 ve 2010 yıllarında aile büyüklerimi kaybettiğimden ciddi travma ve sarsıntılar yaşadım. Çok şükür düştüğümüz yerden kalkabilmeyi de Rabbim sonunda nasip eyledi.

1998 yılında evlendiğim hemşerim, meslektaşım M. Hakan EVGİN bana hep destek tam destek oldu. Biz Anadolu kadınları alışmışız bir kere yanımızda hep güçlü bir erkeğin desteğine, baba gibi, dayı gibi, ağabeyler gibi ve sonunda eş gibi.

Annem ve iki ablamın da dualarını ve manevi desteklerini üzerimde hep hissetmekteyim. Dünya tatlısı, cennet meyvesi bir kızım var ki odur işte beni tamamlayan Nur’um ve can parçam.

Bu şekilde dünyaya geldik, yaşadığımız devrin iyi kötü getirdiklerinden payımıza düşeni aldık. Rab’im bundan sonra da Razı olduğu kullar gibi yaşamayı nasip etsin, yanına aldığında da yardımcımız olsun, yolundan ayırmasın.

Bu yazıtı değerli ağabeyim Emekli Öğretmen Rahmi Bayraktaroğlu’nun hazırladığını bildirdiği bir çalışma programında değerlendirmesi için kendisinin isteği üzerine kaleme aldım. Okuyanlara dinleyenlere selamlarımı saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.

                                                                                                                                  

Suzan BAYRAKTAROĞLU EVGİN

                                                                                             

bottom of page